Kurgu Nasıl Yapılır? Kitap Yazmanın Püf Noktaları!

Yazarlık serüveni dediğimiz serüven düşünülmediği takdirde aşırı basit gelen ama düşününce diğer meslekler kadar ağır ve tamamen beyin yorma mekanizması ile çalışan bir iş olduğu anlaşılabilmektedir. Kendimin de on iki uzun yıldır içinde bulunduğum yazarlık serüvenin en başında bulunması gerektiğini düşündüğüm kurgu konusunda sizlere kendi doğrultumda ve izlediğim yolda yardımcı olacağım.

Ben Bir Rüya Yazarıyım

Aslında bakacak olursanız ben bir rüya yazarıyım. Yıllardır rüyamda görmüş olduğum küçük kesitleri bir deftere not alarak o notları ilerleyen zamanlarda bir bütün haline getirmem şartı ile kurgularımı oluşturmaktayım. Bundan on iki yıl öncesinde hiçbir Türkçe kuralına uyulmayan, maksimum yüz ile iki yüz kelimenin içinde barındırdığım kısa hikayelerim ile başladığım bu serüvende; büyümenin de vermiş olduğu etki sayesinde herkesten farklı bir kurgu yaratma dünyası oluşturdum kendime.

Bunun bana en kaliteli avantajı kopyalanması zor ve tamamen son sayfasına kadar rüyamda yaşadığım kitaplarımın kendimin hissetmiş olduğu her duyguyu sağlam bir şekilde yazıya dökebilmeme de neden olmuştur. Ben sizlere hiçbir şekilde rüyalarınızda gördüklerinizi yazın diye zorlayamam, herkesin ilham kaynağı ya da başka şeyleri üretme kaynağı farklıdır.

Kurgu En Önemli Temeldir

Yazmaya başlamadan önce sağlam bir kurgu oluşturmak gerekir ki ileriki süreçlere geçiş yapıldığında kurgusu zayıf olan bir eserin, içerisinde bulunan her saniye ve kelime de zayıf düşmektedir. Bu yüzden en önemli ve eserinizin temeli olacak olan kurgunun oluşum sürecini iyi belirlemeniz gerekmektedir.

Öncelikli olarak kurgu yapmanızın en kolay ama bir o kadar zor olan durumu hayal gücünüzün çok sağlam olması gerekmektedir. Bu şu demek değildir; ben vampir seviyorum vampir filmi izliyorum ona göre kurgu yapayım demek değildir. Vampirlerle ilgili birbirinden farklı tonlarca kitap bulunmaktadır ve bu kitapların kopya kurguları da piyasa içerisinde bulunmaktadır. Hayal gücünüzü ne kadar kaliteli ve yüksek tutarsanız yaratmış olduğunuz dünya bir o kadar kaliteli ve güzel olur.

Hayal Gücünüzü Geliştirin!

Nasıl? Dünya üzerinde tonlarca yayınevi bulunuyorsa ülkemizde de bir o kadar çok yayınevi bulunmaktadır. Her yayınevinin içerisinde farklı türlerde, konularda ve farklı kalem şekillerinde tonlarca da yazar bulunmaktadır. Aynı yazara bağlı kalmadan farklı yazarlardan da yazmak istediğiniz türün ya da türlerin kitaplarını okuyun. Bu sizin hem farklı kalem türleri görmenizde yardımcı olacak ve kendi kalem türünüzün oluşumunda etkili olacaktır hem de hayal dünyanızı geliştirmenin en büyük adımını atmanızı sağlayacaktır.

İkinci olarak ise bir sürü film, dizi, anime gibi izlenilecek şeyler bulunmaktadır. Bu izlediğiniz içerikler sizin kaleminizi geliştirmenize yardımcı olamasa bile hayal dünyanızı büyük ölçüde geliştirecektir.

Kısa bir örnek verecek olursak; fantastik bir roman yazmak istiyorsunuz lakin yeterli bilgi ve hayal gücüne sahip değilsiniz. İlk yapacağınız şey farklı konularla ve kurgularla çevrilmiş birkaç tane fantastik türden kitaplar okumak, filmler ya da diziler izlemektir. Bundan sonraki aşama ise araştırma yapmanızdır. Yeterli bilgiye sahip olmak sizi her zaman bir adım önde tutacağı için fantastik dünyanıza uygun yeteri düzeye varıncaya kadar araştırma yapmanız gerekmektedir. Araştırmalarınız bittiyse ve dünyanızın oluşum aşamasına artık geçmek için hazırsanız devam edelim.

Kurgudan Önce Karakter Oluşturun.

Yazım aşamasına geçmeden önce hala kurgunuzda belirli başlı kusurlar bulunur. Bunlardan biriside de uygun olmayan bir karakteri o kurgu içerisinde barındırmaktır. Karakter oluşumunun öncelikli aşaması karakterinizin ismini belirmek olsun. İster Türkçe bir isim ister yabancı bir isim fark etmeksizin isim ve soy isim bulun. Daha sonrasında ise karakterinizin uyruğu, yaşını, mesleğini, doğum günlerini ve bunlara benzer nitelikteki toplumsal statüleri not alın. Bunları mutlaka sürekli olarak gözünüzün önünde duracak olan bir kağıt önünde bulundurun.

Dış görünüşe gelecek olursak da ayrıntılı ve detaylı bir şekilde not alın kağıda. İlerleyen günlerde ekstra bir şey katma durumunda kitap ortasında bir ekleme yapmamanız gerekmektedir.

Kitabın Türü

Birçok farklılıkta türler bulunmaktadır; fantastik, romantik, polisiye, komedi, müzikal ve daha niceleri filmlerin, dizilerin ve kitapların kurguları kadar önemli olan bir bölümdür.

Bakış açıları.

Karakterinizi oluşturdunuz, kurgunuz da hazır diyelim ki; hangi bakış açısı ile yazmanız gerektiği noktasına artık geçiş yapabiliriz demektir. Dört farklı temelle sahip bakış açısı bulunmaktadır. Bunlar, kahraman, tanrısal, gözlemci ve çoğulcu bakış açılarıdır. Kendi kitaplarımda aktif bir şekilde kahraman bakış açısı bulunduruyor olduğum için bu bakış açısı hakkında sizlere daha detaylı bilgilendirme yapacağım ama diğer bakış açılarının da üstünden de geçeceğim.
Kahraman bakış açısı; ben merkezli bakış açısıdır.

Bir ya da iki farklı ana karakterli kitaplar için kullanıldığı bir anlatım biçimi olarak da geçmektedir. Bu anlatım biçiminde karakterin içinde bulunduğu dünyanın tasviri, kendi kendine düşündükleri ve duygularını derinlemesine tasvir edilebilen yoğun bir anlatım biçimidir. Kahramanın duygu ve düşünceleri bir okur için ne kadar önemli olduğunu söylememe gerek yok; okurun kitaba bağlanmasını sağlayacak en temel olgu duygu ve düşüncelerdir. Kahraman bakış açısında bunu en kolay şekilde sağlayabileceğinizden şüphe duymuyorum.

Tanrısal bakış açısına gelecek olursak; kendinizi bulutların üstünde hayal ederek her karakterinizin aynı anda saniyede ne yaptığını tasvir edebileceğiniz, daha az duygu ve düşünce barındıran bir yazım şeklidir. Kolay görünen ama zor olan bir bakış açısıdır. Aynı anda birden fazla karakterin çevresindeki olayları, duygularını ve düşüncelerini tasvir etmek zordur. Tek bir ana kahramanın bulunduğu yazılarda kullanılamaz mı? Elbette ki kullanılır. Tekli bir karakterdeyken daha fazla duygu ve düşünce tasvirinde bulunabilirsiniz.

Gözlemci bakış açısı; bir dış göz olarak, sokakta yürüyen bir adam ya da kadın olarak gözlem yaparak anlatım barındırdığımız bir bakış açısıdır. Betimlemelerinin çok derin ve fazla açıklık sağlamayan, kişinin duygu ve düşüncelerinden mahrum bir şekilde sadece dış görünüş mantığıyla işleyen bir bakış açısıdır. Çok fazla gözlemci bakış açısı ile kitap okumamış olmamla birlikte kendimin de kitaplarımın içinde bulundurmadığım bir bakış açısıdır. Zorluğu tanrısal anlatıma göre daha kolaydır.

Çoğulcu bakış açısı; kitap içerisinde bulunan birkaç kahramanın bakış açılarıyla anlatılan bir yazma türüdür. Örnek olarak üç farklı karakteriniz varsa, her bölümde ya da aynı bölümde karakter isimlerinden başlıklar oluşturularak yazabileceğiniz bir bakış açısı türüdür.
Ben kendi kitaplarımda genellikle kahraman bakış açısı ve çoğulcu bakış açısı bulundurmaktayım. Kahraman bakış açısını kullanma sebebim ana karakterimin tüm duygularını ve düşüncelerini detaylı bir şekilde aktarım sağlamama neden olan bir bakış açısı. Çoğulcu bakış açısını kullanma sebebim ise birden fazla ana karakterimin bulunduğu kitaplarımda tüm karakterlerimin tek bir olay üzerine toplandığı duygularını ve düşüncelerini kusursuzca aktarabilmemi sağlamasından kaynaklıdır.

Yazma Bölümüne Geçince Neler Yapacağız?

Kurgu oluşumunda anlattığım her şeyi tamamladığınıza eminseniz yapmanız gereken en büyük ve en önemli aşamaya geçiş yapabileceğiniz anlamına gelmektedir. Yazma aşaması. Yazma aşamasına başlamadan önce o ana kadar aldığınız tüm notlarınızın üzerinden bir kere daha geçin ve düzeltmek istediğiniz noktaları düzeltin. Karakterinizi oluştururken eksik gördüğünüz noktaların olma ihtimali her daim vardır bunu unutmayın.

İlk yazacağınız bölüm her zaman kitabın arkasında yer alacak olan tanıtım bülteni olsun. Tanıtım bülteninde kitabınız hakkında heyecanlandırıcı kısa bir bölüm yazmanız gerekti. Bu bölümde maksimum iki yüz kelime kullanmanız yeterli olacaktır.
Bölümlerinizi yazarken illa her bölüm için birer isim bulmanıza gerek yoktur; bölüm bir, iki şeklinde de yazabilirsiniz.

Ana Karakter Siz Olun.

Ana karakter yerine kendinizi koyarsanız, karakterinizin yaşadığı olayları siz yaşıyormuşçasına düşünerek yazdığınızda gerçeklik duygusu daha baskın olacaktır. Yazmaya devam ederken mutlaka ama mutlaka notlarınızla birlikte ilerleyin çünkü kendi kendinize fark etmeden planlarınızdan ayrılabilir ve kitabınızı mükemmellikten bir felakete çevirebilirsiniz. Kitabınızdaki olay döngüsünü aşırı hızlı ya da aşırı yavaş işlememeye odaklanın. Aşırı yavaş işlediğiniz takdirde okuyucularınızı sıkabilir ve kitaba karşı olacak olan bağlarını hızla koparabilirsiniz. Aşırı hızlı işlediğiniz takdirde ise okuyucularınız neyin nerede ve ne zaman olduğu kavramlarından koparmalarına neden olursunuz.

Yazım şekliniz, duyguları betimlemeniz ya da olay döngünüzün her bir kelimesi bile size özgün olmasına özen göstermeniz gerekir. Özenli olmak sizi diğer yazarlardın bir adım daha öne alabilecek bir özelliğiniz haline gelir. Betimlemelerinizi olabildiğince kuvvetli bir şekilde tasvir etmeye çalışın. Bu demek değildir ki zorlaya zorlaya bir betimleme ortaya çıkartın ve onunla devam edin. Bir duyguyu belli etmek için zorlama yaparak betimleme katmaya çalışırsanız gereksiz cümle fazlalıkları ortaya çıkar ve bu durumda okuyucunuz yazmak istediğiniz duyguyu anlamakta zorlanır.

Kitabı Tamamen Yazdık, Peki ya Sonra?

Kitap yazmak zor bir olaydır. Kitabın kurgusu, hayal gücünüzün sınırlarını zorlamanız, karakterlerinizin ve olay döngünüzün bir bütün halinde işlemesi gibi durumlar günlerinizi, aylarınızı ve hatta yıllarınızı alıp gidecektir. Hiçbir eser iki gün, üç ay ya da altı hafta içerisinde ortaya çıkmaz. Düşünme süreçleri, hazırlık aşamaları ve yazıma geçiş süresi bile yıllarınızı alacak kıvamdadır.

Peki, bundan altı yıl önce yazdığınız yazı ile şimdiye bitirmiş olduğunuz kitaptaki eksiklikler neler olacak? Bu çok basit bir denklemdir. Altı yıl önceki karakteriniz ile şimdi arasında uçurumlar vardır ve bu uçurumları kapatmak düşünüldüğünden daha kolaydır.

Kendi eserim için konuşmam gerekirse; bundan üç yıl önce bitirdiğim eserimi bu senelerde tekrar okumaya başlayarak başlarda yapmış olduğum hataları düzenliyor ve final bölümüne kadar olan kopuklukları düzenliyorum. Sizin de bu şekilde yapmanız gerekmektedir. Eğer ki içinize sinmeyen ya da tamamladım ama hala yarım görünüyor diye düşündüğünüz kitaplarınız varsa hepsini en başından okuyarak küçük ya da büyük düzenlemeler yaparak yenileyebilirsiniz.

Kitabımın Daha Hoş Olmasını İstiyorum…

Bunu kim istemez ki? Kitaplarınızın sonlarına playlistleri ekleyerek kitabınızı bir tık daha hoş hale getirebilirsiniz. Aynı şekilde fantastik ya da bilim kurgu romanlarınızın içlerine özel haritalar, mitolojik varlıkların da özel resimlerini ekleyebilirsiniz.

Yazım umarım size yardımcı olmuştur. Keyifli yazmalar dilerim.