Kişinin Bir Amacı Olmalı

Amaçsız geçen bir ömrün boşa geçen bir ömür olduğunu söylemiş, Stafen Zweig

Öyleyse mutlak bir amaca yönelik küçük yahut büyük amaçlar (uzun vadeli, kısa vadeli) ile hayatı idame ettirmek her bireyin olmazsa olmaz görevidir. Bu bağlamda kişinin soyut bir yol haritası ile hayat denen kısa ve çetrefilli yolculukta yönünü kaybetmeden ilerlemesi gerekmektedir. Amaç denen kavramı insan kendisinde bir pusula olarak algılamalıdır ve bunu da olması gereken şekilde ve zamanda kullanmalıdır.

Nasıl ki bir pusulayı kullanmanın belirli kılavuzları varsa, hayat pusulasını kullanmanın da birtakım kaideleri vardır. Nitekim bu amaçlar olması gerektiği gibi her kişide nitelikleri bakımından değişmektedir. Tabii ki sağlıklı bir hayat, çok para kazanmak ve buna benzer birçok unsur amaç olarak kategorize edilebilir. Zira bu unsurların dahil edilmesi de gereklidir.

Biz burada amaçları niteliksel olmaktan ziyade daha çok niceliksel olarak değerlendirme cüretinde bulunacağız. İnsan hayatında pusula unsuru olarak soyut görüngüye sahip amaçlar genel anlamda uzun vadeli ya da kısa vadeli olarak ikiye ayrılırlar. Kısa vadeli amaçlar insanın ulaşmasında zaman kavramı yönünden isminden de anlaşılacağı üzere daha tez zamanda sonuca kavuşurlar. Bu planlar ve amaçlar başka bir uzun vadeli amaca giden yolda bir araç olarak kullanılabilir.

Tam tersi bağımsız bir amaçta olabilir. Uzun vadeli amaca bir araç olarak kullanılan amaçlar insan hayatında istikrar ve sabır isterler. Nasıl ki küçük yaşta bir çocuğun kendisine ebeveynleri tarafından uslu durması koşulu ile alınacak bisikletin vaat edilmesiyle beraber, bu yolda uslu bir çocuk olması, ebeveynlerini üzmemesi hatta bunların yanı sıra çocuğun daha birçok müspet tutum ve davranışları, uzun vadeye hizmet eden kısa vadeli araçlara örnek olarak verilebilir. Dolayısıyla kısa vadeli amaçlarda kendi içerisinde kategorize edilebilmektedir. Uzun vadeye hizmet eden araçlar ve kısa vadeli amaçlar olarak.

Mutlu bir yaşam sürdürmek kişinin nihai amacı olabilir. (Tabii ki mutlak bir mutluluğun günümüz yaşantısında pek de mümkün olmadığını göz ardı etmemek gerekir.) Bu doğrultuda kişi kendisine mütemadiyen bu amacı hatırlatacak ve yaşantısını bu şekilde idame ettirmek için kendi zihnine ve iradesine olumlu baskı kuracaktır. Bu da sağlıklı bir yaşam için oldukça etkili faktörlerdendir. Sonuçta mutluluk bir hormon salgılanması sonucunda açığa çıkar ve bu hormon patolojik olarak son derece faydalıdır, dolayısıyla birçok sağlık sorunlarında kişinin lehine bir durum söz konusu olmaktadır.

Hayatın çoğu alanında (konuya örnek vermeksizin) bir engelin insan hayatına zuhur etmesi durumunda, zuhur eden bu engele karşı kişinin uzun vadeli bir mutlak amacını dayatması gerekir. Bu üst iradeli davranış zamanla kişide bir içtepiye dönüşecektir ve kendiliğinden bir engel mekanizması kurulacaktır, zira içtepiye dönüşmesi sonucunda (kazanımında) kişi amaç/amaçlarını kendi yaşantısının lehine sirayet ettirmiş olacaktır.

Genç Senaca’nın amaçsız insanlara yönelik söylediği söz, konuya faydalı bir örnek olacaktır:

Bu gibi insanlar, bir nehir üzerinde akıp giden saman çöplerine benzerler. Onlar gitmez, ancak suyun akışına kapılır ve akar giderler.