Sponsorlu

 


Teknoloji Haberleri 

Netflix Yapımı Atiye Hakkında 10 İlginç Bilgi

Netflix Yapımı Atiye Hakkında 10 İlginç Bilgi

Mistik ve sürükleyici kurgusu ile Atiye, başta Göbeklitepe olmak üzere Anadolu’nun doğal güzellikleri ve kültürel mirasını da dünyaya duyurdu. Elbette dizi içinde pek çok ilginç detay da vardı. Dizide kullanılan sembollerin arkasındaki mitolojik anlamlar neler?

1. Atiye’nin Sembolü

Atiye dizisinin sembolü çok konuşulmuştu. Bu sembol, eski simyasal işaretlerinden bir araya getirilmiş. Simyasal işaretler, on sekizinci yüzyıla kadar bazı kimyasal elementleri sembolize etmek için kullanılmıştır. Atiye dizisinde gösterilen bu sembolün ortasında Güneş, iki tarafında ise maddenin Ateş ve Su halleri yer alıyor. Ateş ve Suyun yanında ise Mars ve Venüs gezegenleri bulunuyor. Sembolün en dışında Ay yer alıyor. Bu birleşimin anlamı paralel evrenler,  mitolojide Mars ve Venüs ile İştar ve Tammuz’un aşkını temsil ediyor.

2. İştar ve Temmuz Bağlantısı

Kadim Babil’de Tammuz mitinin çeşitleri bulunmaktaydı. Mitlerden birinde İştar gençlik aşkını bulmak amacıyla yeraltı dünyasına gider. Bu kısım, ‘İştar’ın İnişi’ olarak bilinen bir ilahide geçer. İştar, ölülerin ruhlarının kuş olarak mevcuda geldiği yeraltı dünyasına inerken tasvir edilmiştir. Aşkını bulur, Tammuz’dur, ‘Tek aşkım Temmuz’umdur, lütfen benim için acı çekme.’

3. Atiye’nin Tabloları

Atiye’nin yaptığı tüm tabloları ise ressam Mehmetcan Yaman dizi için tasarlamış. Dizi sembolünü de o tasarlamış.

4. Ouroboros

Kendini ısıran yılan veya ejderha şeklindeki bir sembol olan Ouroboros, Antik Latince’de uroborus, yani ‘kuyruğunu öldüren’ anlamına gelir. Kozmosun ebedi döngüsünü ifade eder. Ayrıca bengi dönüş, yeniden dirilme gibi durumlara da işaret eder. Atiye’de de karşımıza çıkan bu sembol, dizi için yeknesak evrenleri, lineer olmayan bir zaman algısını ifade ediyor. 

5. Medusa

Atiye’nin yaşadığı dairedeki tablolarda karşımıza çıkan Medusa sembolü, gözlerine bakanı taşa çevirdiğine inanılan bir efsaneye aittir. Bir parantez açalım, bu tablolar aslında sanatçı Necla Rüzgar’ın işleridir ve dizi için ödünç alınmışlar. Medusa, mitolojik Gorgon kardeşlerden tek ölümlü olan kardeş ve güzelliğiyle kıskandıran bir fiziğe sahip. Bu yüzden kendini Tanrılara adamıştır ve diğer kız kardeşleriyle birlikte Athena’nın tapınağında yaşamaktadır.

Poseidon, karısı Athena’ nın tapınağındaki Medusa’nın güzelliğinden etkilenip ona aşık olmuş fakat bir ölümlüye aşık olduğu için utanarak aşkını gizlemiş. Ancak tutkusuna yenik düşüp Athena’nın tapınağında Medusa’ya tecavüz etmiş. Medusa yaşadıklarını inkar edip tapınakta kalmaya devam etmiş. Athena bu olayı duyunca sinirlenerek Medusa’yı çok kötü bir şekilde cezalandırmaya karar vermiş. Medusa ve kız kardeşlerini Gorgon denilen korkunç dişi canavarlara çevirmiş. Medusa, Poseidon’dan sonra hamile kalmış. Athena ise o sırada verdiği cezayla yetinmeyip Medusa’yı öldürmek için Zeus ve Danae’nin oğlu ve kendisinin üvey kardeşi Perseus ile işbirliği yapmış. Perseus, Hesperidler denen akşam perilerinin ülkesine gitmek için Gri Cadılar denen kişileri bulmuş. Gri Cadılar, aralarında tek bir gözü paylaşan üç yaşlı kadından oluşuyormuş.

Perseus, bu gözü cadılardan çalarak Hesperidlerin yerini öğrenmek için koz olarak kullanıp daha sonra gözü cadılara geri vermiş. Tanrıça Hera’ ya ait olan altın elmalarla dolu Hesperidlerin ülkesine giderek akşam perilerinden bir tür sırt çantası olan Kibisis’i almış. Perseus, Medusa’nın uyuduğu mağara giderek ona bakamadan kılıcı ile Medusa’nın başını tek hamlede kesip ve sırt çantasına atmıştır.

Medusa’nın başsız gövdesinden kanatlı at Pegasus ile dev Khrysaor doğmuş. Bu iki Gorgon, Medusa’nın intikamını almak için Perseus’un peşine düşmüşler. Perseus, cehennem tanrısı Hades’in kendisine verdiği görünmezlik miğferi ile onları atlatıp Medusa’nın başını Athena’ya sunmuş. Athena, bu başı efsanevi kalkanına düşmanlarını mahveden koruyucu bir güç olarak yerleştirmiş. Atina’da yaşanan bu olaylar, mitolojik düşünce çağının bitmekte olduğunu yerine felsefe çağının başlamakta olduğunu sembolize eder. Atiye dizisinde ise hikayeyle benzeşen durumları vardır ve Atiye’nin yaşadıklarıyla yüzleşmesini çağrıştırır.

6. Şahmeran

Şahmeran efsanesi daima yerin yedi kat altında yaşayan yılanların atası Şahmeran’ın ölümüyle sona erer. Cemşab isimli bir genç bir gün ormanda yürürken bir kuyuya düşer, kuyudaki ufak bir çatlaktan dışarıya çıkmak istediğinde Şahmeran’la tanışır ve  vakit geçirirler, ancak bir süre sonra sıkılır, varlığını kimseye söylememeye yemin ederek oradan çıkar Cemşab. Ancak bir gün dönemin padişahı hastalanır ve tek ilacı zengin tıp bilgi ve yeteneğiyle Şahmerandadır. Onu görenler anlaşılabildiğinden Cemşab vezir tarafından zorla konuşturulur.

Cemşab’a öldürüldükten sonra etinin kaynatılmasını ve kaynatılan suyun üçe bölünmesini tembih eder. İlk suyu vezir, ikinci  suyu padişah ve üçüncü suyu da Cemşab içmelidir. Şahmeran’ın dediklerini, güzel kadının ölümünün ardından yapan Cemşab görür ki ilk suyu içen vezir ölür, ikinci suyu içen padişah sağlığına kavuşur ve son suyu içen kendisi ise Şahmeran’ın tüm bilgi birikimine sahip olur. Efsanede ölümü hamamda gerçekleşir. Ömrü boyunca Şahmeran’ı biri görmüşse o kişi hamama girdiğinde sırtı aynı bir yılan gibi pul pul olmaktadır.

Şahmeran’ın yerini bilen bir kişi varsa onu bulmanın tek yolu, hamama girdiğinde sırtını kontrol etmektir. Şahmeran öldüğü zaman vücudu üç parçaya bölünür ve kaynatılarak suyu çıkarılır, bu sulardan biri tedavi edici özelliktedir, diğeri içen kişiyi öldürecek bir zehirdir, sonuncusu ise içene tıp konusunda eşsiz bir bilgelik verecektir.  ”Kim ki benim kuyruğumdan bir parça koparıp yerse o dünyanın bütün sırlarına kavuşacak, fakat kim benim başımın etinden yerse tam o anda ölümle yüzleşecek.” O günden beri yılanlar, hükümdarları Şahmeran’ın öldüğünü bilmeden geri dönüşünü bekler dururlar. Bazı hikayelerde Cemşab ile Şahmeran’ın arasında geçenler bir aşk hikayesidir. Atiye’de Şahmeran’ın yetilerinin kızına geçeceği kehanetinden sıkça söz edilmektedir.

7. Sirius Yıldızı

Sirius aslında bir takım yıldızıdır. Birçok dinde ve toplumda farklı efsanelerle yer bulmuştur. Öte aleme geçiş kapısı olarak anılır. Sirius, Yunan mitolojisinde avcı Orion’un köpeğinin kalbidir. Mısır’da ölüleri öteki aleme götüren Anubis’tir. Türk mitolojisinde ise göksel sarayın bekçisi bozkurt Asena’dır. Roma mitolojisinde Roma şehrinin kurucuları Romulus ve Remus’u emziren büyülü kurttur. İslami inanışa göre ise Zülkarneyn’in bu yıldıza giderek Yecüc ve Mecüc’ü hapsettiği düşünülür. Sirius, yüksek yoğunluktadır ve dünyadaki en sert mineral olan elmastan üç yüz kat daha serttir. Bu yoğunluk ve birikim ruhlar arasındaki köprü işlevini görmesi düşüncesiyle bağdaştırılır. Atiye’de de genetik olarak anneden kıza geçen bir işaret olarak kullanılır.

8. Aden Bahçesi

Aden, günümüzde entelektüel anlamda sıkça kullanılan bir imgedir. Kitâb-ı Mukaddes’te Adem ile Havva’nın bulunduğu cennet bahçesi anlamına gelir. Aden’de akan dört nehirden birisinin ismi Dicle, diğerinin ismi Fırat’tır.

9. Freud’a Göndermeler

Yazar ve senaristler ‘Psikanaliz ile insan ruhunun derinlerine inmek bir arkeolojik kazıya benzer.’ diyen Freud’tan esinlenmiş olabilir. Çünkü Atiye, arkeolojik alanda derinleştikçe travmalarıyla da yüzleşiyor.

10. Turna Kuşu

Atiye karakterinin eserlerindeki turna sembolü, Şamanlarda sıkça kullanılır. Kaynağını Japon ukiyo-e resimlerinden alır. Barış, bilgelik, güzellik ve ölümsüzlük gibi temaları sembolize ediyor.

YAZAR BİLGİSİ
Yağmur Güvenç
Dünyada gördüklerimi dünyaya iletiyorum.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

tiktok izlenme hilesi - deneme bonusu - deneme bonusu - deneme bonusu - deneme bonusu veren siteler - deneme bonusu - Instagram takipçi satın al - finans platformu - güncel haberler - girişimci olmak dini sohbet sohbet islami sohbet muzik indir deneme bonusu deneme bonusu veren siteler van escort