The Platform Film İncelemesi

Spoiler içerir!

-İlk defa böyle bir şey yapacağım, bir hatam olursa affola!-

Film öncelikle bir distopya. Kaç kat olduğu bilinmeyen dikey bir hapishane de geçiyor. Her katta 2 kişi var. Her gün üzeri yemek dolu olan bir platform katlarda birkaç dakikalığına duruyor. Ve mahkumların katları her ay rastgele değişiyor.

Üst kattakiler ihtiyacı olanından fazlasını yiyince aşağı katta olanlara bir şey kalmıyor ve aşağıdakiler açlıkla mücadele ediyorlar. İşte olaylar döngüsü tam da burada başlıyor. Aç kalan mahkumlar hayatta kalma iç güdüsüyle yanındaki kişileri öldürüp yiyorlar ya da ihanet ediyorlar ama asla üst kattakilerle iş birliği yapmak akıllarına gelmiyor.

Hal böyle olunca aşağıdakiler de yukarı çıkıp geçen ay bizde aç kaldık deyip onların görgüsüzlüklerinden hiç ders almayıp aynı şekilde ihtiyaçlarından fazlasını tüketiyorlar hatta yemediklerini de yağmalıyorlar.
Geçen ay aşağıdaydım yine aşağıda olabilirim gibi bir empati yapamıyorlar.

Aslında filmin başında mahkumlara en sevdiği yemekler soruluyor ve platforma o yemeklerden konuyor. Yani herkes ihtiyacı kadar tüketse hatta sadece sevdiği yemekten yese bile herkese yetecek kadar yemek var. Ama üst kattakilerin görgüsüzlükleri, aç gözlüklüleri, empati duygularının olmaması gibi sebepler dolayısıyla iş bu hale geliyor. Bu, günümüz dünyası için de böyle değil mi? sorusunu akla getirmiyor değil. Tüm dünya da zenginler her şeyi ihtiyaçları kadar tüketip, görgüsüzlük yapmayıp ihtiyacı olan insanlara yardım etse? Dünyada fakirlik kalır mıydı? diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum.

Film bize bir insanın hayatta kalma iç güdüsüyle neler yapabileceğini gösteriyor. Aynı zamanda tam yerli yerinde metaforlar içeren bu film din, toplumsal sınıf farklılıkları, devlet, adalet, sistem, kapitalizm gibi konulara eleştiri getiriyor. Ve gerçekleri bir güzel yüzümüze çarpıyor.
Son olarak film bitince aklımda oluşan birkaç soru işareti de olsa sonuçta bir distopya. 10 üzerinden 7 puan verebilirim. İzlenmesi ve ders çıkarılması gereken filmlerden!

-Spoiler-

Not: Aklımdaki sorular?

• Adam neden kendi isteğiyle o deliğe girmiş?
• Kadının çocuğu yokmuş o zaman neyi arıyordu? Sondaki çocuk onun çocuğu muydu? Onun çocuğu ise ve 16 yaşından küçükler içeri alınmıyorsa çocuğu orda mı doğurmuştu?
• Diploma diye bahsettikleri şey neyi temsil ediyordu?