Harekete Geçildi: ‘Başörtülü Hakim’ Başvurusuna Soruşturma

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatın duruşma sırasında mahkeme heyeti başkanı ve üye hakimin başörtülü olmasının ‘laikliğe aykırı’ olduğunu ileri sürerek yaptığı reddihakim talebi üzerine avukat hakkında şikayetçi olmuştu. Olayın çok konuşulması …

Harekete Geçildi: ‘Başörtülü Hakim’ Başvurusuna Soruşturma

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, avukatın duruşma sırasında mahkeme heyeti başkanı ve üye hakimin başörtülü olmasının ‘laikliğe aykırı’ olduğunu ileri sürerek yaptığı reddihakim talebi üzerine avukat hakkında şikayetçi olmuştu. Olayın çok konuşulması sonrası Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan dikkat çeken bir hamle geldi. 

1. Ağır Ceza Mahkemesinde 14 Mayıs’ta görülen duruşmada “uyuşturucu madde ticareti yapma veya sağlama” dosyasından tutuklu sanık S.B’nin avukatı Alperen D. müvekkilinin adil yargılanmadığını savundu.

Alperen D. söz alarak, “Türkiye Cumhuriyeti laik bir hukuk devletidir. Anayasada mahkemenin bağımsızlığı teminat altına alınmıştır. Dini simgelerle görev yapan mahkeme başkanı ve üyesini reddediyorum” ifadelerini kullandı. Avukatın reddihakim talebi üzerine ara kararını açıklayan mahkeme, avukatın, başkan ve üye hakimi ret talebinin sonuçlanıncaya kadar dosyada işlem yapılmamasına hükmederek, duruşmayı 2 Temmuz’a erteledi.

Mahkeme heyetinin avukatın beyanına ilişkin Ankara 1 No’lu Baroya şikayette bulunduğu öğrenildi.

Bakan Tunç, sosyal medya hesabından, Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen bir davada sanık avukatının, mahkeme heyetindeki başkan ve üye hakimin başörtülü olması nedeniyle reddihakim talebinde bulunmasına ilişkin açıklama yaptı.

Mahkeme heyetindeki başkan ve üye hakimin başörtülü olması nedeniyle reddihakim talebinde bulunulmasını “eski Türkiye kafası” olarak niteleyen Tunç, “Kadınların inanç, eğitim ve çalışma özgürlüğünü gasbeden 28 Şubat zihniyetiyle hareket etmek, hak arama hürriyetinin teminatı olan bir avukata yakışmamıştır.” değerlendirmesinde bulundu.

Anayasa’ya göre herkesin vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahip olduğunu, kimsenin dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamayacağını ve suçlanamayacağını vurgulayan Tunç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’de son 22 yılda yasakları kaldıran, hak ve özgürlükleri genişleten çok sayıda adım atıldığını, kadınlara yönelik “pozitif ayrımcılık” ilkesinin yine bu dönemde anayasal kural haline getirildiğini belirtti. Kadınların hiçbir ayrım gözetilmeden çalışma hayatında yer almalarının, birileri rahatsız olsa da yine bu dönemde hayata geçtiğini aktaran Tunç, şunları kaydetti:

‘Adalet teşkilatımızda görev yapan 8 bin 871 kadın hakim ve savcımız, adaletin tecellisi için ülkemizin dört bir yanında fedakarca çalışmaktadır. Avukatın yaptığı yakışıksız hareket, başı açık ya da kapalı olsun tüm kadın hakim ve savcılarımızı da derinden üzmüştür. Kadınlara ikinci sınıf muamelesi yapan, hak ve özgürlüklere hakaret eden bu tür olaylar artık geride kalmıştır. Son 22 yılda temel hak ve özgürlüklerin önünü açtığımız ülkemizde takınılan bu tavır asla kabul edilemez. Yaşanan üzücü olayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştır.’

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.