Gülümsemenin Faydaları ve Beyne Olan Etkisi

Gülümsemenin Faydaları ve Beyne Olan Etkisi

Gülümsemeyle birlikte vücutta stresten kaynaklanan kortizol hormonu seviyesi ve kan basıncında düşme görülür. Güldüğümüzde salgılanan endorfin hormonu da beyinde dopamin salınımını arttırarak ödül-zevk merkezini besler. Aynı zamanda beynimiz de “gama dalgasına” geçerek hafıza ve hatırlama yetilerini arttırır.

Stres duygusal zekâyı baskıladığı için kişiler doğru karar vermekte zorlanırlar. Uyaranlara karşı cevapları ağırlıklı olarak duygusal, yani dürtüsel kökenli olur ve ders çıkaramadıkları için de aynı hataları tekrarlama eğiliminde olurlar. Duygularını kontrol edemez, çevresindekilerle geçinemez, değişikliklere uyum sağlayamaz ve pozitif bir tutum takınamazlar. Stres halindeyken düşünen beyin ile duygusal beyin arasındaki bağlantı koptuğu için de kişi çevresinde olup biteni tarafsız bir gözle inceleme, sebep-sonuç ilişkisi kurma ve fikir üretme gibi fonksiyonları yürütemez. Bu nedenle, özellikle bir satışçı için stresi uygun değerde hissetmek ve onu dengelemek için “gülmek” hayatı derecede önem arz eder.

Gülümsemenin Duygu Tanımı

Peki, mutluluğun da ifadesi olan gerçek gülümsemeyi sahtesinden nasıl ayırt edeceğiz? Fransız anatomist Guillaume Duchenne yüzdeki duygu ifadeleri üzerine yaptığı çalışmalara 1862 yılında yayınladığı “Mecanisme de la Physionomie Humaine” adlı kitabında yer verdi. Bu araştırmalar sonunda gerçek gülümsemeye istemli çalışan ve yanakları kaldıran “zigomatik majör” kasının ve istemsiz çalışan ve göz çevresini kırıştıran “orbicularis oculi” kasının birlikte hareket etmesiyle ulaşılabileceğini ortaya çıkardı. O günden bu yana gerçek gülümseme için “Duchenne gülüşü” ifadesi kullanılır.

Her işte başarılı olmanın ilk adımı kendini iyi hissetmektir. Gülerken ruh halimiz gibi bedenimiz de yükseldiği için yukarı çekilen yüz kasları bizi daha genç, daha canlı ve daha istekli gösterir. En zor anlarımızda dahi gülümseyerek bu süreci mekanik olarak tersine işletebilir, Duchenne gülüşü ile kendimize olan güvenimizi arttırabilir ve içimizdeki yaratıcı gücü serbest bırakabiliriz. Bu bir anlamda tulumbaya su vermeye benzer. Kendi içimizde yaptığımız bu çalışma ile ilk adımı atabilmek için ihtiyaç duyduğumuz motivasyonu ve cesareti ortaya çıkartabiliriz.

Gülümsemenin Hayatımıza Etkisi

Yaratıcı insanlara baktığımızda çoğunun risk almaya ve değişime hevesli, denemekten yılmayan, alternatifler arayan, farklılıktan korkmayan yani, öz güveni yüksek kişiler olduklarını görüyoruz. Kendisiyle barışık kişiler olaylara karşı daha esnek ve özgür bir bakış açısı getiriyorlar. Onlar için hata yapmak, korkup kaçılacak ve pişmanlık duyulacak bir şey değil.

Bu kişiler yanlış yapmaktan çekinmiyor, çoğu kez de hatalarına gülerek kendileriyle dalga geçmeyi bile başarabiliyorlar. Yani hayatı zaman zaman hafife almayı, küçük şeyleri büyütmemeyi, en içinden çıkılmaz durumlar karşısında bile gülmeyi başaranlar daha yaratıcı oluyorlar. Sözün özü, üretmek istiyorsak, önce hesapsızca gülmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Çünkü sadece iyi hissettiğimizde iyi işler çıkartabiliyoruz. Satış performansımızı da arttırmak ve yaptığımız işten keyif almak istiyorsak içtenlikle gülümseyebilmeliyiz.

Sevgi Dolu İçten Gülümseme

Bugün bizler için “hayatta kalma” deyimi, sosyal çevremizde kabul görmekle eş anlama geliyor. İyi bir okulda okuma, saygın bir işte çalışma, doğru bir evlilik yapma ve nezih bir muhitte oturma gibi beklentiler de bu görüşümüzü destekliyor. Hepimiz bulunduğumuz çevrede sağlıklı ve uzun soluklu ilişkiler kurarken her şeyden önce “güven” ararız. Güveni uyum ile, uyumu da en kısa ve maliyetsiz yol olan içten bir gülümseme ve göz teması ile yakalayabiliriz. Çünkü gülümsediğimizde karşımızdakine onun için bir tehdit oluşturmadığımızı göstermiş ve onu bize yaklaşması için cesaretlendirmiş oluruz.

Samimi bir gülümseme çevreyle olan uyumumuza, karşımızdakine duyduğumuz güvene ve inanca işaret eder. Gerçek gülümseme bizi daha çekici kılar ve sosyal çevrede hemen kabul görmemizi sağlar. Bir anlamda çevremizde “manyetik bir çekim merkezi” oluştururuz. Çünkü herkes kendine güvenen, pozitif ve mutlu insanların yanında olmak ister.

Gülümseme Neyi İfade Eder?

Gülümsemek mutluluğun işaretidir. Gülümseme “Her şey yolunda.” demektir. Gülümseme “Seni gördüğüme sevindim.” demektir. Gülümseme “Beni mutlu ediyorsun.” demektir. Bilişsel tutarlılık prensibine göre “ben şu anda burada mutluyum” dediğimizde beynimiz bize neden öyle hissettiğimizi kanıtlamak için yollar arar ve bunun için mutluluğu yaratan tüm ipuçlarını toplamaya başlar. Karşısındakinde hep iyiyi ve güzeli arar. Bu da ilişkilerin derinliğini ve değerini arttırır.

Gülmek bulaşıcıdır. Gülen birine bakarken kaşlarımızı uzun süre çatamayız. Beynimizdeki ayna nöronlar gülen bir yüz gördüğünde bunu olduğu gibi kopyalar ve kendi yaşadığı bir duyguymuş gibi yansıtır. Mutluluk paylaştıkça çoğalır deyimi de buradan gelmektedir.

Gülümsemenin İnsan İlişkilerine Faydası

Her ilişkinin başı “gülümseyerek” içten bir merhaba diyebilmekten geçer. Bize bu ifadeyi cesaretimiz, öz saygımız ve kendimize duyduğumuz güven verir. Bu aynı zamanda diğerine verebileceğimiz en değerli hediyedir de. Ağzımızı gülümsemek için ne kadar kolay açarsak hayat da ciğerlerimize o kadar hızlı dolar.

YAZAR BİLGİSİ
Serhat Turan
Cesaretin içinde deha, güç ve mucize vardır.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.