Tüylü Mikrofon (Ozan Yuşa Çakmakçı): “Sokaklar Son Bir Senedir Hiç Olmadığı Kadar Mutsuz ve Umutsuz”

Geçtiğimiz hafta İzmir’de bir sokak röportajında yaptığı açıklamalardan ötürü Dilruba Y. isimli genç kadın tutuklandı. Yangınlardan ötürü gündem değişmiş gibi gözükse de röportajı yapan TÜYLÜ MİKROFON yani Ozan Yuşa Çakmakçı meseleyi akıllarda …

Tüylü Mikrofon (Ozan Yuşa Çakmakçı): “Sokaklar Son Bir Senedir Hiç Olmadığı Kadar Mutsuz ve Umutsuz”

Geçtiğimiz hafta İzmir’de bir sokak röportajında yaptığı açıklamalardan ötürü Dilruba Y. isimli genç kadın tutuklandı. Yangınlardan ötürü gündem değişmiş gibi gözükse de röportajı yapan TÜYLÜ MİKROFON yani Ozan Yuşa Çakmakçı meseleyi akıllarda tutmaya niyetli. ‘Dilruba Hanım çıkana kadar benim tek gündemim bu konu olacak.’ diyor. Ozan’a o gün yaşananları ve sokak röportajlarına karşı oluşan tavrı konuştuk.

-Merhaba Ozan. Seni ilk kez bu olayla tanıyanları için soruyorum. TÜYLÜ MİKROFON kimdir?

Ben Ozan Yuşa Çakmakçı. 5 yıldır Tüylü Mikrofon youtube / Facebook / İnstagram / x ve Tiktok kanalımda, Türkiye’nin 42 farklı ilinde yaklaşık 320 bin küsur insanla sokak röportajı yapmış biriyim. 

-Bu kişileri seçerken kriterlerin neler? Ya da var mı?

Her insanın söz hakkı olduğunu düşünüyorum, ifade özgürlüğüne inanıyorum, o yüzden de mikrofonumu her zaman herkese uzattım. En radikal şeriatçısından, en radikal cumhuriyetçisine, en solcusundan en sağcısına…

-Mahkemeye taşınan röportajların oldu mu?

Farklı farklı şehirlerde 11 kez göz altına alındım.  İki kez cumhurbaşkanına hakaret, halkı kin ve nefrete teşvik etme suçundan yargılandım, beraat ettim. 2 defa da linç edilme tehlikesi yaşadım. Sayısını unuttuğum kadar çok mahkeme salonunda bulundum diyebilirim ama bu benim korkmama, kaçmama sebep değil. 38 yaşındayım 36 yıldır da İzmir’de aynı mahallede yaşamaktayım.

-Şu an malum röportaj videosu önümde açık.  Onu kaldırmana yönelik bir hamle geldi mi? 

Malum röportaja gelirsek, şu ana kadar kaldırmama yönelik bir hukuksal hamle gelmedi. Yayınladıktan sonra tepkiler her röportajda olduğu gibi. Yoruma katılanlar ve karşı olanlar şeklinde iki grup var.  Dilruba Hanım şu an cezaevinde olduğu için birçok geçmiş olsun telefonu, destek mesajı alıyorum tabii.  

-Bazıları senin röportajı olduğu gibi vermemen gerektiğine dair yorum yapıyor. Ne demek istersin onlara? Kendini kötü hissettiğini biliyorum.

Çok zor durumdayım ve tabii ki manevi açıdan kendimi sorumlu hissediyorum. Ancak röportajda da izlediğiniz üzere beni iki kez üzerine basa basa ‘hepsini yayınlamam’ için uyardı. Dediğim gibi insanların düşüncelerini diledikleri gibi ifade edebilme özgürlükleri var. Ben buna inanıyorum. O yüzden de röportajı kesmek Dilruba Hanım’a, işe ihanet olurdu.

-O gün Dilruba Hanım konuşurken bu ihtimali düşündün mü? Objektif olarak baktığında sana “yanlış” gelen bir şey var mı o röportajda?

Dilruba Hanım’ın konuşmasında tek yanlış bulduğum şey ‘Geri zekâlı’ demesi. Hakaret etmesi. “Aklı evveller” diyebilirdi mesela ama ne derse desin inanın eğer iktidar sahipleri sizi bir duruma sokmak isterlerse sokarlar. Konuşmanız değil bir bakış atmanız bile yeterlidir onlara. O yüzden de bizim işler korkuyu tamamen bir kenara bırakılarak yapılır, yapılmalıdır. İnsan düşüncelerini dile getirirken de korkmamalıdır! Ama geldiğimiz noktada sanırım Dilruba Hanım 101 yıllık Cumhuriyet tarihinde geri zekâlı kelimesini kullandığı için hapse giren ilk insan oldu. 

-Sonrasında neler yaşandı?  Siyasi isimler meseleyi hemen sahiplendiler. Sana kimler ulaştı?

Ben yaptığım işten ötürü siyasilerle mesafeli olmaya gayret ederim. Objektiflik adına. İrtibatım yoktur normalde. Bu tabii çok dikkat çeken bir durum oldu çünkü söz konusu şey İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ yani aslında mesele siyaset üstü. Beni ilk Tuncay Özkan aradı. Sonra da Karşıyaka Kadın Kolları Başkanı Didem Hanım ile irtibata geçtik. Siyasilerin dışında avukatlardan da yüzlerce mesaj geldi. Dilruba Hanım’ı bilabedel savunmak isteyen yüzlerce avukat ulaştı bana. 

-Sokak röportajları RTÜK’ün incelemesinde şu an. Tamamen yasaklanmaları mümkün mü? 

Başımıza tüm bu gelenlerin aslında RTÜK başkanının açıklamalarıyla alakalı olduğunu tüm Türkiye anlamıştır bence.  Sokak röportajlarını tamamen yasaklamaları normalde mümkün değil ama normal günlerden geçmediğimiz için neyin ne olacağını ben de bilmiyorum. Memlekette en acil şekilde çözülmesi gereken ekonomi / mülteci / işsizlik / emekliler / gençlere hayata tutunmaları için motivasyon / anayasamıza uygun şekilde hukukun işlemesi gibi meseleler varken sokak röportajlarına takılmış olması, hatta sokakta konuşan vatandaşa takılmış olunması inanılır gibi bir durum değil. 

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio’nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.