Özel Harekat Polisliğini Bırakıp ‘Şeyh’ Olan Ahmet Şahin Uçar Hakkında Taciz ve ‘Badeleme’ İddiaları

Bursa’da 2017 yılında kurulan Arifane İlim Derneği’nin binasını daha önce 15 yıl özel harekat polisliği yapan şimdilerde ise ‘şeyh’ olduğunu iddia eden Ahmet Şahin Uçar tarikatı için kullanıyor. İddialara göre; Ahmet Şahin Uçar, kadın ve erkek …

Özel Harekat Polisliğini Bırakıp ‘Şeyh’ Olan Ahmet Şahin Uçar Hakkında Taciz ve ‘Badeleme’ İddiaları

Bursa’da 2017 yılında kurulan Arifane İlim Derneği’nin binasını daha önce 15 yıl özel harekat polisliği yapan şimdilerde ise ‘şeyh’ olduğunu iddia eden Ahmet Şahin Uçar tarikatı için kullanıyor. İddialara göre; Ahmet Şahin Uçar, kadın ve erkek müridlerini ‘bade’liyordu!

Eski polis Ahmet Şahin Uçar hakkında, Bursa’da açtığı Arifane İlim Derneği’nde eğitim almaya gelen kadınları taciz ettiği iddiasıyla dava açıldı. Halk TV yazarı İsmail Saymaz, Bursa’da kurulan Arifane İlim Derneği kurucusu eski polis Ahmet Şahin Uçar’ın Derneğe gelen kadınlara sözlü tacizde bulunduğu iddialarını gündeme getirdi.

İsmail Saymaz, Muhammed Ticani’nin yolunu ve İbni Arabi’nin ekolünü takip ettiklerini söyleyen Uçar hakkında şikayet dilekçesi verenlerin ifadelerini şu şekilde aktardı:

‘H.S.Y. adlı kadın geçen 19 Şubat’ta şikayetçi oldu. İfadesinde, Bursa’da dergaha gittiğini, üç katlı binada eğitim verildiğini görünce maddi yardımda bulunduğunu ileri sürüyor. Uçar’ın telefon ve Telagram’dan kendisine ulaştığını iddia ederek, şöyle devam ediyor:

‘Bana ‘Hızlıca ilerlemek ister misin? Bunun için bana aşık olacaksın ve her yerde beni hayal edeceksin. Namazda, zikirde ve yatakta bile… Burada misafirhanede seni kollarıma alacağım. Sana hakikate dair sırlar öğreteceğim.’

H.S.Y, bu teklifi kabul etmediğini, topluluktan ayrıldığını ifade etti. Üç kadının daha tacize uğradığını ileri sürdü. H.S.Y.’nin şikayeti üzerine Uçar’a cinsel taciz suçundan iki yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Mağdurlardan biri olan G. de şikayetçi oldu. G., Uçar’la telefonda görüştüğünü belirterek, şu iddialarda bulundu:

‘Hipnoz teknikleri kullanarak, irşad ediyorum görüntüsü altında cinsellik içerikli konuşmalarda bulundu. ‘Aşk dediğin şey önce mürşidine olacak. Sonra resule, daha sonra Allaha’ diyerek kandırdı. ‘Samimi isen rehberine teslim olursun’ dedi. Bir aşamadan sonra açık seçik resimler istedi.

‘Yapmazsan mertebe düşeceksin’ dedi. ‘Video at’ dedi. ‘Bana sevgilim, Ahmedim demelisin’ dedi. Kabul etmeyeceğimi söyledim. Çok kızdı. ‘Toparlan, demlen, sonra konuşuruz’ dedi. Şüphe duydum.’

G., şeyh Uçar’la yaptığını iddia ettiği kimi görüşmelerin ses kayıtlarını savcılığa sundu. Bir kayıtta, aralarında şu konuşma geçiyor:

Uçar: Belki utanıyorsun, sıkılıyorsun. Belki ahlaki yapın… Ben de diyorum ki, burası değişim yeri. Bana tamamen şeffaf, açık olman lazım ki, teşbihen yaptığım sözleri iyi anla, yanıma geldiğinde çırılçıplak geleceksin. Soyun. Bana üstünde elbiseyle gelme. Üstünde elbise olursa beni anlayamazsın. Çırılçıplak olmazsan sevişemeyiz. Sevişme nasıl yapılır? İki kişi de çırılçıplak olarak yapılır değil mi? Anlıyor musun beni?

G.: Anlıyorum. Teşbih yapıyorsun.

Uçar: Beni iyi anla. O zaman ‘Senin istediğin gibi geldim, çırılçıplak…’ (de.) Soyun. Soyunduğunu göreyim. Bana ispat et. ‘Bak, elbiselerim yok’ de. ‘Soyundum işte’ de. Gönlündekini ortaya koyduğun zaman soyunduğunu anlarım.

G.: Bunları hangi dille söyleyeceğim peki?

Uçar: Normal, zahir dille söyle, açık açık.

Uçar, ikinci kayıtta ise G.’ye şunları söylüyor: ‘Düşün ki birlikteyiz. Yalnız başımıza ortamdayız. Sen benimle bu birlikteliği yaşamak biter misin? Yoksa ‘Böyle şeyler yaşamam’ deyip…’

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.