MEB’den Skandal Bir Karar: Atanan Öğretmenler ‘Ücretli’ Statüsüne Getirildi

Atanan binlerce öğretmenin mutluluğu uzun sürmedi. Görev yerine giden öğretmenler hiç beklemedikleri bir durumla karşılaştı. 1 Eylül’de ataması yapılan ancak ‘güvenlik soruşturması’ süreci tamamlanmayan öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı tarafınca mağdur edildi. MEB tarafınca bu öğretmenlerin ‘ücretli’ statüsüne geçirildiği öğrenildi.

Birgün’ün haberine göre Aylarca atama bekleyen öğretmenlerin çilesi atandıktan sonra da bitmedi. Milli Eğitim Bakanlığı, yeni atanan sözleşmeli öğretmenleri mağdur etti. Atama takvimine ‘güvenlik soruşturması arşiv araştırması’nı eklemeyen ayrıca bu süreci işletmeden 1 Eylül’de yeni sözleşmeli öğretmenleri atayan MEB şimdi de bu öğretmenleri ‘ücretli’ statüsüne geçirdi. Okul idarecileri tarafınca yapılan bildirimde bunun öğretmenlerle öğrencileri kaynaştırmak sebebiyle olduğu savunuldu. Fakat güvenlik soruşturması süreci devamında bunu geçemeyen öğretmenlerin durumunun ne olacağı belirsiz. Ve alacakları maaşlara güvenerek harcamalar yapan öğretmenin bu süreçte nasıl geçineceği de düşünülmedi.

Bu şekilde ataması yapılan ayrıca güvenlik sebebiyle ismini vermek istemeyen bir öğretmen şunları söyledi: “Uzunca bir atama bekleme sürecinden sonra tam atandık derken bir de bu olayın ortaya çıkması gerçekten ben dahil bir çok sözleşmeli öğretmeni mental olarak çok yıprattı.12 Eylül’de okulların açılması durumu önceden bilinmesine rağmen güvenlik soruşturması kararname gecikmeleri yaşandı. Daha sonra bizden atandığımız okula ücretli öğretmen olarak başlamamız istendi, hatta bazı müdürler mecbur tuttu öğretmen arkadaşları. Bu atamanın 10 bininin İstanbul’a verildiğini düşünürsek barınma geçinme derdinin kaygısına girdik. Manen ayrıca madden bizi yıpratan bu sürecin kısa sürede bitmesini bekliyoruz.”

Eğitim Sen Gebze Şube Başkanı Eylem Bahadır ise şunları aktardı: “Bilindiği üzere 20 bin sözleşmeli öğretmenin atama takvimi 29 Haziran yılında MEB tarafınca ilan edilmişti. Bu takvim, 1 Eylül’de atama sonuçlarının açıklanması kısmı ile sonlandırılarak açıklandı. Meslektaşlarımız öğrencilerine, öğrencilerimiz öğretmenlerine kavuşmayı beklerken MEB’ in yıllardır hukuki, pedagojik, eşitlik ilkeleri yok sayan adaletsiz bir süreç olarak sürdürdüğü güvenlik soruşturması kısmının takvimde bulunmaması dikkat çekiciydi. Yaşanılan durum göstermektedir ki MEB sözleşmeli öğretmen atamalarını 2021-2022 eğitim öğretim yılı takvimini dahi göz önünde bulundurmadan plânsız, programsız bir şekilde hayata geçirmiştir. Bu durum hem meslektaşlarımızın hem de öğrencilerimizin hakları açısından telafisi olmayan sonuçlara yol açacaktır. MEB ayrıca MEB’ e bağlı kurumlar asli sorumluluklarından kaçarak, erteleyerek sorunu çözemez.”

“Sorunun çözümü için MEB 20 bin sözleşmeli öğretmen arkadaşımızı derhal göreayrıca başlatmalıdır” diyen Bahadır, “Atama kararnameleri güvenlik soruşturması gerekçesi ile gönderilmiyorsa atama takviminde yer almayan bu durum MEB tarafınca kamuoyuna açıklanmak durumundadır.

Sözleşmeli, güvencesiz çalıştırılmanın temel istihdam biçimi haline getirilmesini de güvenlik soruşturulması hukuksuzluğunun sürüdürülmesini de kabul etmiyoruz. Eşit işe eşit ücret, eşit haklar güvenceli çalışma koşulları tüm eğitim emekçilerinin en temel hakkıdır. Öğrencilerimizin eğitim hakkı, eğitim emekçisi arkadaşlarımızın özlük hakkı için 20 bin sözleşmeli öğretmen derhal göreayrıca başlatılmalıdır” dedi.