İbrahim Haskoloğlu ‘Comanchero’ Suç Örgütünün Detaylarını Paylaştı: ‘Sıradan Bir Operasyon Değil’

İstanbul’da düzenlenen Kafes Operasyonu ile Avusturalya merkezli olarak küresel çapta faaliyet gösteren ve liderliğini  ‘reis’ lakaplı Hakan Ayık’ın yaptığı uluslararası silahlı organize suç örgütü ‘Comanchero’ çökertildi.

Yapılan operasyonla ilgili ‘Sıradan bir haber değil’ diyen gazeteci İbrahim Haskoloğlu, ‘Comanchero’ örgütünün detaylarını paylaştı. 

Yapılan operasyonlarda ABD ve Avustralya makamları tarafından çıkarılan kırmızı bültenle aranan Reis lakaplı Hakan Ayık, Yeni Zelanda makamları tarafından çıkarılan kırmızı bültenle aranan Duax Hohepa Ngakuru, Avustralya makamları tarafından çıkarılan kırmızı bültenle aranan Hakan Arif Tavukçu, ABD makamları tarafından çıkarılan kırmızı bültenle aranan Barış Tükel, Erkan Yusuf Doğan, mavi bültenle aranan Jimmy Avaıjan, Sibel Arif, Alp Öztürk ile birlikte örgütün suçlarına yardım eden 37 şüpheli yakalandı.

Örgütün başındaki isim olan Hakan Ayık’ın adının 3 senedir Avrupa, Latin Amerika ve Avustralya basınında sıklıkla geçtiğini söyleyen Haskoloğlu,  ‘Avustralya’nın en büyük gazeteleri Hakan Ayık için ‘Avustralya’nın en çok aranan adamı’ şeklinde başlıklarıyla haberler yapıyordu.’ dedi.

Hakan Ayık’ın 10 seneden beri ulusal çapta arandığını ve 3 senedir de Türkiye’de olduğunu iddia eden Haskoloğlu, örgütle ilgili ayrıntıları madde madde sıraladı:

‘Avustralya basını ve istihbaratı Hakan Ayık’ın İstanbul’da olduğunu tespit ettiğini ve ilgili fotoğrafları paylaşmıştı.

Ayık, 2019 yılında Avustralya vatandaşlığından çıktı ve sadece Türk kimliği kaldı. Bunu koruma kalkanı olarak kullandığı belirtiliyordu.

Burada en dikkat çekici nokta ise Sedat Peker’in iddialarının gündeme geldiği tarihlerde Hakan Ayık’ın Latin Amerika, Avrupa ve Avustralya uyuşturucu ticaretini Türkiye’den yönettiği belirtiliyordu. Bunu Avustralya basını da yazmıştı.

Hakan Ayık küresel uyuşturucu ve kaçakçılık işlerinin ‘İletişim Koordinatörü’ gibi Türkiye’den yönettiği Avusturalya kaynaklarında 3 senedir yazıyordu.

Yani Ayık’ın uluslararası uyuşturucu ticaretini Türkiye’den idare ettiğini açıkça dünya basını yazıyordu ve takip edenler biliyordu.

Bir yandan da Sedat Peker, Türkiye’deki uyuşturucunun dağıtım merkezi olduğunu anlatıyordu.

Bu süreç devam ederken Hakan Ayık, İstanbul’da K. Cross adlı bir oteli işletiyordu ve kaynaklar şahsın sıklıkla buraya geldiğini söylüyordu.

ABD mahkemesinin verdiği karar görsellerde bulunuyor. ABD’nin açıkça bu uyuşturucu kaçakçılarının iletişim üssünün Türkiye olduğunu söylüyordu ancak bugüne kadar bu şahıslara bir tutuklama olmamıştı. (Takip ettiğim kadarıyla)

Sedat Peker’in Kolombiya’dan varış noktası Türkiye olan 4.9 tonluk bir gemiye Latin Amerika’da operasyon yapıldığını ve Türk makamları bu gemiyle ilgili işlem yapmadığını iddia etmişti.

2020 Haziran ayında yapılan operasyonda, 4.9 tonluk bir kokain yakalanmıştı ancak koca gemiye yapılan operasyon sonrası gözaltına alınan kişi sayısı 0’dı.

Hiçbir tutuklama veya ifade yoktu sadece kokainler vardı. Bu kokainlerin kime gittiği hala net olarak bilinmiyor. Türkiye’de hangi şirkete gideceğini açıklamadılar.

Bu operasyonu gerçekleştirme kararı alan dönemin Savunma Bakanı Carlos Holmes ise operasyondan sonra görevdeyken 2021 Ocak ayında vefat etti ve detaylarına hiçbir şekilde ulaşamadım.

FBI Başkanı Robert Shivers yine aynı dönem uyuşturucuların ‘Meyve sevkiyatlarında gizlenerek’ yapıldığını açıklamıştı.

Avustralya yetkililerin verdiği bilgiye göre Hakan Ayık 2 sene önce İstanbul dışına kaçmıştı ancak Türkiye’yi güvenli bir liman olarak gördüğü için Türkiye’den çıkmadığı görüşündeydiler.

Hakan Ayık bugün 4 aylık İçişleri Bakanı olan Ali Yerlikaya’nın talimatıyla Türk emniyet güçleri tarafından başarılı bir operasyonla yakalandı.

Bu operasyonun yargı ayağı da çok dikkatli takip edilmeli, bu operasyon Türkiye’nin uluslararası durumunu iyi anlamda etkileyecek bir operasyon.

OECD’nin Mali Eylem Görev Gücü FATF Genel Kurulu, 21 Ekim 2021 tarihinde; kara para aklama ile terörizmin finansman listesine Pakistan, Suriye ve Güney Sudan’ın da bulunduğu gri listeye Türkiye’yi de eklemişti.