Siz hiç babanız tarafınca cezalandırıldınız mı? Ben hiç cezalandırılmadım ama filmlerde, gazete haberlerinde, devamında sosyal medyada ayrıca internette bununla ilgili pek çok haber okudum.
Rahmetli Esin Teyzem şöyle derdi: “Eğilen başa kılıç vurulmaz.” Bunu ilk duyduğumda çok ama çok etkilenmiş devamında da bir özür karşısında ne yapmam gerektiği özelinde da kendime şiar edinmiştim.
Hiçbir zaman bir Gülşen dinleyicisi olmadım. Birçok şarkısını çok sevmekle birlikte, Gülşen benim sanatçım olmadı ama özellikle son zamanlarda çıplaklığı, dansı, giyimi kuşamı, LGBTİ desteği falan derken öyle bir karşıt cephe oluştu ki kendimi pek çok kez Gülşen’i savunurken buldum ki aslında savunduğum Gülşen’in şahsı da değildi, özgürlüktü. Ama öyle çepeçevre sarıldık ki özgürlüğün de sınırlarını tekrardan konuşmak zorunda kaldık. Üstelik o sınırları genişletmek değil, daha da küçültmekti dava. Oysa, özgürlükler mevzu bahis olduğunda verilen her taviz toprak kaybetmek gibi olacaktı. Bunu biliyorduk. Gülşen’i verip yerine padişahın kızını da alamayacağımıza göre… Elbette daha da asıldık özgürlük işine. Hoş asıldık da ne oldu, tek yapabildiğimiz tarafımızı seçmek… Zaten yıllardır yaptığımız da bir bu, tarafımızı seçmek.
Biri Bizlere Bir Hassasiyet Listesi Yazsın da Elimize Versin Madem
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Sekreteri Akansel Koç, asgari ücret görüşmelerinin önümüzdeki günlerde başlayacağını söylerken 2022 ve 2023'te yılda...