Gazeteci Fatih Altaylı İktidarı Topa Tuttu: “Sorun İsrail’le Ticaret Değil, Yüzsüzlük”

Gazeteci Fatih Altaylı, eleştiriler sonrası İsrail ile ticarete kısıtlama getiren iktidarı bu konudaki tutum ve davranışları nedeniyle sert şekilde hedef aldı. ‘Sorun ticaret değil, yüzsüzlük’ diyen Fatih Altaylı, İsrail protestolarında gözaltına …

Gazeteci Fatih Altaylı İktidarı Topa Tuttu: “Sorun İsrail’le Ticaret Değil, Yüzsüzlük”

Gazeteci Fatih Altaylı, eleştiriler sonrası İsrail ile ticarete kısıtlama getiren iktidarı bu konudaki tutum ve davranışları nedeniyle sert şekilde hedef aldı. ‘Sorun ticaret değil, yüzsüzlük‘ diyen Fatih Altaylı, İsrail protestolarında gözaltına alınan türbanlı kadınlara da ayrı bir parantez açtı. 

Ticaret Bakanlığı bugün İsrail’e ihracata 54 ürün grubunda kısıtlama kararı almıştı. Ürünler arasında inşaat demirinden yassı çeliğe, mermerden seramiğe kadar pek çok kalem var. Kısıtlama kararının, İsrail Gazze’de ateşkes ilan edene kadar yürürlükte kalacağı belirtildi.

Türkiye’nin ticari anlaşmalarını “tek taraflı şekilde ihlal ettiğini” söyleyen İsrail tarafı ise “Türk ekonomisine zarar verecek karşı tedbirler alınacağını” açıkladı.

Konuya ilişkin tartışmalar devam ederken, gazeteci Fatih Altaylı’dan çok konuşulan bir köşe yazısı geldi. Altaylı, “Sorun ticaret değil, çok yüzlülük” başlık yazısında şu ifadeleri kullandı: 👇

‘Bir yandan İsrail karşıtı bir tavır alıp, bir yandan İsrail ile ticareti sürdüren iki yüzlü tavır iktidarın canını yakmaya başlayınca, peş peşe “izahatlar” gelmeye başladı.

Hele hele bir de bu ticareti yapanların iktidara yakın işadamları, hatta iktidar ortaklarının üyesi, milletvekili, yöneticisi kişiler olması ve en nihayetinde bir kamu kuruluşu olan ve Türkiye Varlık Fonu’na bağlı Eti Maden’in de İsrail’e mal sattığının ortaya çıkması milleti iyiden iyiye çileden çıkarınca “en sözcü”ler bile devreye girdi.

Türkiye, İsrail’e karşı en fazla tepki gösteren ülke imiş, Gazze’ye en fazla destek veren ülke imiş, Filistin meselesini en fazla gündemde tutan ülke imiş.

Doğru.

Bunlara bir şey diyen yok ki zaten…

Sorun tam da burada.’

“Bir yandan sözlü tepki gösterip, diğer yandan işi götürmek eleştiri konusu olan. Halka açık bir şekilde İsrail’e sövüp, sövdürüp, halka kapalı biçimde İsrail’in ne ihtiyacı varsa tedarik etmeniz.”

‘Hadi özel sektöre, sizden yana da olsa, iktidara yakın da olsa karışamıyorsunuz, dediniz ve biz de inandık.

Peki Cumhurbaşkanlığına bağlı Türkiye Varlık Fonu’nun kontrolündeki bir şirketin İsrail’e “en stratejik madenimiz” dediğiniz ve askerî alanda ısıya dayanıklı zırh yapımında da kullanıldığını bildiğimiz bor satması neyin nesi!’

“Hadi onu da yaptınız… Peki ya bu durumu protesto eden “türbanlı bacılarınızın” durumu ne olacak! Onlara ters kelepçe takıldığı sırada iktidarda başka bir parti, Cumhurbaşkanlığı makamında Demirel ya da Sezer olsa idi ne derdiniz, nasıl bir kıyamet koparırdınız, hepimiz biliyoruz değil mi!”

‘Emin olun benim derdim İsrail’e mal satmanız falan değil.

Sorun çok yüzlülüğünüz.’ 

Yazının tamamı için 

Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Hadi buyrun yorumlara bekliyoruz 👇

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.