Bursa’daki Sapık Şeyhin Kadın Müridi Anlatı: “Benden Kardeşim ve Kızımın Fotoğrafını İstedi”
Bursa’da eski özel hareket polisi olan Ahmet Şahin Uçar, kendisinin “şeyh” olduğunu iddia ederek tarikat kurmuştu. Uçar hakkında taciz iddiaları sonrasında soruşturma başlatılmıştı. YouTube üzerinde yaptığı yayınlar binler tarafından izlenen Ahmet …
Bursa’da eski özel hareket polisi olan Ahmet Şahin Uçar, kendisinin “şeyh” olduğunu iddia ederek tarikat kurmuştu. Uçar hakkında taciz iddiaları sonrasında soruşturma başlatılmıştı. YouTube üzerinde yaptığı yayınlar binler tarafından izlenen Ahmet Şahin Uçar’ın kadın bir müridi, kendisine yapılanları anlattı.
Bursa’da birçok kadın, kendisinin “şeyh” olduğunu iddia eden Ahmet Şahin Uçar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
BirGün’den Timur Soykan, Ahmet Şahin Uçar’ın taciz ettiği kadın müridin anlattıklarını köşesine taşıdı.
“Bir gün “Bana çekinmeden mesaj atabilirsin. Bana olan aşkını çıkar” dedi. Ben de “Biz sizi seviyoruz Hocam” diye yanıt verdim. Beni imtihan edeceğini söyledi. “Mürşitler müritlerini sır ehli olup olmadıklarını anlamak için imtihan eder” diyordu. ‘Acaba bana hırsızlık mı yaptıracak’ diye düşündüm. Ama bana tekliflerde bulundu. Söyleyemiyorum”
“Bana çırılçıplak gel” dedi. Ben de “Herhalde bütün düşüncelerinden sıyrıl gel diyorsunuz Hocam” diye yanıt verdim. “Öyle değil. Maddi olarak da çırılçıplak gel” dedi. Benim ile çok açık konuştu, söyleyemiyorum. Ben çok şaşırdım. Bunun imtihan olduğunu düşünüyordum. “Ben sana sır anlatmak istiyorum. Bunu öğrenmek istiyorsan benim dediğimi yapacaksın. Ya dediğimi yapıp bana teslim olacaksın ya da sıradan mürit olacaksın” dedi. Sıradan müritlere, ‘turist mürit’ diyordu.”
“Önce saçım açık fotoğraflarımı istedi. Benim mürşidim olduğunu, ikimiz arasında günah olmadığını anlattı. Ondan sonra başladı. Sonra daha değişiklerini istedi. Mana aleminde onunmuşum. “Seni yürüteceğim, sırrı vereceğim” diyordu. (Sorum üzerine) Evet çırılçıplak video ve fotoğraflarımı istedi, gönderdim.”
“Maalesef bir gün ablamların fotoğraflarını atmamı istedi. Önce göndermedim. Aylar sonra tekrar istedi, normal fotoğraflarını gönderdim. Bunun iğrençliğini anlatıyorum ki yazın. Onlara yapacaklarını söylüyordu. Sonra kızımın fotoğrafını istedi. Sadece yüzünün fotoğrafını gönderdim. Hayal ediyor güya. Ve diyordu ki; “Senin sülaneni… Seni kayıtlarından kurtarıyorum. Seni terbiye ediyorum. Bunlara alış.” Anlıyor musunuz? Benim artık kalbim, ruhum kalmadı. Batmış, donmuş dinliyordum.”