Altın Fiyatları Yeniden Yükseliyor: Çeyrek 10.000 TL Sınırında

Gün içinde gram altın 5.730 TL’lik başlangıçla güne devam ederken, çeyrek altının değeri ekim ayındaki kâr satışlarının ardından yeniden yükselişe geçti. Kapalıçarşı’da fiziki gram altın satışı 5.985 TL seviyesine çıktı ve 6.000 TL sınırına yakın bir konumda ilerliyor. 14 Kasım’da iç piyasalarda gram altın, 5.7k TL bandında hareket ederken ons altın, küresel piyasalarda saatler itibarıyla 4.195,4 dolar düzeyinde işlem gördü. Uluslararası gelişmeler etkisini sürdürüyor ve bu durum altın üzerinde yöresel olarak baskı kurarken, uzun vadeli görünümdeyse güvenli liman talebinin güç kazandığı gözlemleniyor.

ABD hükümetinin yeniden faaliyete geçmesi, küresel piyasalarda altın talebini tetikleyerek fiyatları yukarı yönlü destekledi. Bu hareketlilik, son üç haftanın en yüksek seviyelerinde işlem görmesine yol açtı. Analistler, kısa vadede yabancı yatırımcıların alım yönünde hareket etmesini sürdürdüğünü belirtirken, belirsizlik ve jeopolitik riskler nedeniyle dalgalanmaların yıl sonuna kadar devam edebileceğini işaret ediyor. Memiş, panik alımı ile güvenli liman talebinin birleşiminin kısa vadede belirleyici olacağını vurguluyor.

Altın fiyatları neden yükseldi? ve yıl sonunda ve 2026’da neler bekleniyor? analistler, hükümetin açılımı ve global belirsizliklerin tetiklediği talebin etkisiyle yükselişin sürdüğünü belirtiyor. Analist İslam Memiş’e göre kısa vadede 5.500–6.000 TL bandı kritik destek ve direnç aralığı olarak öne çıkıyor. Orta ve uzun vadede ise altının değerini koruyacağı, özellikle jeopolitik gerilimler, savaşlar ve enflasyonun fiyatları desteklemeye devam edeceği öngörüsü paylaşılıyor. Ayrıca 2026 yılında gram altının yıllık olarak 8.000 TL seviyesine ulaşabileceği öngörülüyor; kriz senaryolarında bu rakamların beş haneli seviyelere uzanabileceği ihtimali de dile getiriliyor.

Yatırımcılar için önerilen yaklaşım, fiyat hareketlerini tek başına takip etmek yerine ellerindeki altını nasıl yöneteceklerini planlamak; bu esnada piyasa manipülasyonları ve belirsizlik ortamında stok miktarlarına odaklanmanın önemine vurgu yapılıyor. Uzun vadede güvenli liman rolünün korunması ve merkez bankalarının rezervlerini artırması senaryolarında fiyatların destek bulduğu ifade ediliyor.